Mide Baypas Ameliyatı

Operasyon Süreci

Hemen Rezervasyon Yaptırın!




    Gastrik bypass ameliyatlarında midenin büyük bir kısmı bypass edilerek küçük hacimli (yaklaşık 30-50 cc) bir mide bölümü hazırlanarak ince bağırsaklara dikilir.

    Bu ameliyatta hem diğer obezite ameliyatlarında olduğu gibi midenin hacminin küçültülmesi hem de bağırsakların bir kısmının devre dışı bırakılarak tüketilen gıdanın bir kısmının emilmeden atılması amaçlanır. Bu şekilde hastalar hem daha az gıda ile doyarlar hem de aldıkları gıdanın bir kısmı emilir.

    Gastrik Bypass Ameliyatı Nasıl Yapılır?

    Diğer obezite ameliyatları gibi gastrik bypass ameliyatı da genellikle laparoskopik olarak yapılır. Ameliyat karında açılan küçük kesilerden yapılır. Gastrik bypass ameliyatlarında robotik cerrahi yöntemi de kullanılır.

    Ameliyat Sonrası Dönem

    Ameliyattan sonra hastalar az miktarda gıda alımıyla kolayca tokluk hissedebilir ve bir süre sonra bu tokluk iştahsızlığa dönüşür.

    Toplam gıda alımı önemli ölçüde azalır. Yeni oluşturulan midenin küçülmesi ve gıda emiliminin azalması nedeniyle gerekli vitamin ve mineral takviyelerinin kullanımı için cerrahın ve diyetisyenlerin talimatlarına uyulması gerekir.

    Böylece hasta vitamin ve mineral kaybetmeden kilo verebilir.

    Gastrik Bypass Ameliyatı İçin Kimler Adaydır?

    Vücut kitle indeksi (VKİ-VKİ) 40’ın üzerinde olan morbid obez hastalar gastrik bypass için adaydır. Gastrik bypass, özellikle tip 2 diyabet, hipertansiyon ve yüksek kolesterol seviyeleri gibi eşlik eden hastalıkları olan obez hastalarda gastrik bant ve sleeve gastrektomiye tercih edilir. VKİ’si ≥ 50 olan süper obez hastalarda da tercih edilebilir.

    VKİ’si 35-40 arasında olan obez hastalar, obeziteye bağlı diyabet, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol vb. gibi eşlik eden hastalıkları varsa gastrik bypass için adaydır.

    Riskler

    Gastrik bypass ameliyatının birçok riski vardır. Bu risklerden bazıları çok ciddidir. Bunlar hakkında detaylı bilgi için doktorunuza danışmalısınız.

    Ameliyat ve anesteziyle ilgili başlıca riskler şunlardır

    • İlaçlara karşı alerjik reaksiyonlar
    • Emboli: Bacaklarda oluşabilen kan pıhtıları akciğerlere gidebilir. Kanama
    • Solunum güçlüğü
    • Kalp krizi (ameliyat sırasında veya sonrasında)
    • Enfeksiyon: ameliyat yerinde, akciğerlerde (zatürre), mesanede veya böbreklerde
    • Gastrik ve intestinal anastomoz yerinde sızıntı
    • İnce bağırsak tıkanıklığı

    Hemen Fiyat Al!

    Teklif almak ister misiniz?
    Telefon numaranızı bize gönderin, sizi arayıp bilgilendirelim.

    Gastrik Bypass'ın Faydaları

    Çoğu kişi ameliyattan sonraki ilk ayda 10 ila 15 kilo verir. Kilo verme hızı zamanla azalacaktır. Gastrik bypass sonrası fazla kilo verme başarısı sleeve gastrektomiden daha yüksektir. Her iki yöntemde de gıda alımı sınırlıdır. Gastrik bypassta ayrıca gıda emilimi de azalır. Bu nedenle fazla kiloların verilmesinde sleeve gastrektomiye göre nispeten üstündür.

    Ameliyattan sonraki 1 yıl içinde fazla kiloların %75’i verilir. 2. yılda fazla kiloların verilmesi %80-90’lara ulaşır. Fazla kiloların verilmesiyle birlikte obeziteye eşlik eden hastalıklarda belirgin bir iyileşme görülür. Kişinin özgüveni geri gelir. Ayrıca dizlere ve bele binen yükte belirgin bir azalma ile diz ve bel ağrılarının çoğu kendiliğinden kaybolur.

    OBEZİTE İLE İLGİLİ HASTALIKLARİYİLEŞME ORANI (%)
    Astım82
    Gastroözofageal reflü hastalığı (GÖRH)90
    Hipertansiyon60-70
    Yüksek kolesterol seviyesi94
    Obstrüktif uyku apnesi75
    Diz ve ayak eklemlerinin osteoartriti85
    Tip 2 diyabet70-82
    Depresyon72

    Bypass ameliyatı tek başına kilo kaybı için yeterli bir çözüm değildir. Daha az yiyecekle daha az kalori alınabilir. Kalori harcaması da artırılmalıdır. Bu egzersizle mümkündür. Ameliyat sonrası dönemde komplikasyonları önlemek için doktor ve diyetisyenin verdiği egzersiz ve beslenme kurallarına uyulması gerekir.

    Bariatrik cerrahi sonrası geç dönemde de riskler (komplikasyonlar) görülmektedir. Bu riskler gastrik bypass ameliyatı sonrası tüp mide ameliyatından daha yüksektir. Vitamin ve mineral eksikliği %10-15 oranında görülür. Periyodik kontrollerde vitamin ve mineral eksikliği tespit edildiğinde eksik olan vitamin ve mineral yerine konulmalıdır.

    Anemi, vitamin/mineral eksikliği, protein yetersizliği, geçici saç dökülmesi:

    • Duodenum ve ince bağırsağın ilk kısmının deaktivasyonu demir ve kalsiyum emiliminin azalmasına yol açar. Bu durum demir eksikliği anemisine yatkınlık yaratabilir.
    • Azalmış demir emilimi aşırı adet veya hemoroid kanaması olan kadın hastalarda ciddi demir eksikliği anemisine neden olabilir. Kadınlar, özellikle menopozdan sonra osteoporoz riski altındadır. Azalmış kalsiyum emilimi belirgin osteoporoza neden olabilir
    • B12 vitamini eksikliği nedeniyle kronik anemi oluşabilir. Sorun genellikle B12 vitamini hapları veya enjeksiyonları ile tedavi edilir.
    • “Dumping sendromu” olarak bilinen bu durum, mide içeriğinin ince bağırsağa hızla boşalması sonucu ortaya çıkabilir. Çok fazla şeker veya tatlı, büyük miktarda yiyecek tüketilmesiyle tetiklenir.
    • Genel sağlık için ciddi bir risk olarak görülmese de, bazen aşırı derecede rahatsız edici olabilir ve yemekten sonra mide bulantısı, halsizlik, terleme, bayılma vb.’ye neden olabilir. Bazı hastalar ameliyattan sonra tatlıları tolere edemez.
    • Hastalarda hızlı kilo kaybının ardından safra kesesi taşları gelişebilir.